Antalya’da Gezilebilecek Yerler Listesi

Antalya’ya gittiğiniz zaman mutlaka gezmeniz ve görmeniz gereken yerleri sizler için derledik.

İşte Antalya’da gezilecek yerler

Akçagerme Plajı

Kaş-Gökseki’de en iyi konumdaki plaj ve mesire alanıdır. Merkeze 4 kilometrelik bir uzaklıkta olan plaj, toplam 200 metrelik bir uzunluğa sahiptir. Mavi Bayraklı olmasının yanı sıra, Kaş’ta bulunan diğer yerlere göre suyu oldukça ılıktır. Küçük bir koyda bulunması nedeniyle genelde sakin ve dalgasız olan denizin bazı bölümleri kum bazı bölümleri ise çakıllıktır. Su seviyesi sığdan derinleştiği için çocuklu aileler tarafından özellikle tercih edilmektedir.

Kaş Turizm Meslek Lisesi’nin uygulama plajı olması nedeniyle verilen hizmetler için istenilen fiyatlar oldukça uygundur. İçerisinde şezlong, plaj voleybolu, özel duş tuvaletler, kafeterya, tenis kortları, çocuk parkı ve aquapark bulundurması nedeniyle yerli ve yabancı turistlerin en önemli favorileri arasındadır.

Yine aynı konumdaki plaj ile bağlantısı bulunan mesire alanında piknik yapabileceğiniz gibi içinde bulunan restoranında panoramik Kaş ve deniz manzarası eşliğinde yemek yiyebilir, parkında çocuklarınız ile hoş vakit geçirebilirsiniz.

Antalya Soba Müzesi

Türkiye’nin ilk ve tek Soba Müzesi, Antalya’nın Balbey Mahallesi’nde bulunuyor. Antalya Soba Müzesi yakın bir zamanda ziyaretçileriyle buluştu.

Sıcak ve eski dönemlere götüren atmosferi, sizlere geçmişinizden çok şey hatırlatacak. Soba Müzesi’nde çini soba, şömine, gaz sobası, teneke soba ve döküm soba gibi objeler göreceksiniz. Hepsi birbirinden eski, hepsi birbirinden güzel parçalar…

Sobanın geçmişten günümüze nasıl bir değişim geçirdiğini gözler önüne seren Antalya Soba Müzesi’nin binası da bir sobayı anımsatıyor. Müze ilk açıldığından bu yana yoğun bir ilgi görmekte. Müzeye Sunay Akın tarafından soba oyuncakları bağışlanmış. Her ne kadar zengin parçalara sahip bir müze olsa da Soba Müzesi’ndeki koleksiyonların çoğaltılması için çalışmalar hala devam ediyor.

Antalya’nın denizinden ve güneşinden bir an olsun uzaklaşmak ve farklı gezi yerleri keşfetmek istiyorsanız, Antalya Soba Müzesi sizin için keyifli bir gezi alternatifi olabilir.

Tilkiler Mağarası

Antalya’nın bilinen tüm gezi alanlarının yanı sıra, pek fazla bilinmeyen yerleri, antik şehirleri, mağaraları ve kaleleri bulunuyor.

Bu sayfamızda sizlere şehrin yine çok bilinmeyen bir noktasından bahsedeceğiz. Tilkiler Mağarası’ndan… Çok fazla ziyaret edilmeyen Tilkiler Mağarası, özellikle son yıllarda adından bahsettirmeye başlamıştır. Mağara günümüzde de aktifliğini korumaktadır. İlk olarak Oymapınar Barajı’ndaki çalışmalarda fark edilmiştir.

Toplamda 7 kilometre uzunluğunda olan Tilkiler Mağarası, sıkıldığınız bir zamanda kısa bir yolculukla saatlerinizi değerlendirdiğiniz bir yer olabilir.

Mahrumçalı Mağarası

Güzelliklerle dolu Manavgat’ın gezi alanları arasında yer alabilecek noktalardan biridir Mahrumçalı Mağarası.

İlçenin Gebece Köyü’ne yakın bir yerde bulunan mağaraya ulaşım oldukça kolay, motor veya araçla gitmek mümkün… Mahrumçalı Mağarası’nın uzunluğu 157 metreyi bulmaktadır. En derin noktası ise -36 metreye yakındır. Hala yarı aktif özelliğini devam ettirmektedir. Şehrin diğer mağaraları kadar görkemli değildir Mahrumçalı. Fakat bölgedeki gezi alanlarını keşfedenler için yeni bir ziyaret alanı olabilir.

Derya Mağarası

Antalya Atatürk Parkı’nın içerisinde bulunan Derya Mağarası, hem ulaşım açısından kolay bir noktada bulunmakta hem de şehrin ilginç gezi alanlarından birini oluşturmaktadır.

Derya Mağarası Konyaaltı Caddesi üzerinde deniz kıyısına yakın bir şekilde bulunuyor. Denize çok yakın konumda olmasından dolayı deniz mağarası olarak da adlandırılıyor. Oluşumunu tamamen bitirmiş mağaralardan biri olup, denize yakın alanlarında mağaranın içinde deniz sularına rastlanır.

Derya Mağarası’nın giriş kısımlarında çok fazla sarkıt ve dikit bulunmamakla birlikte, sarkıt ve dikitler genellikle mağaranın sonlarına doğru çoğalmaktadır.

Gürleyik Mağarası

Gürleyik Mağarası, Antalya tatilinizde kısa bir yolculuk yapıp gezebileceğiniz mağaralardan biridir. Mağara İbradi’ye yaklaşık olarak 11-13 kilometre uzaklıktadır.

25 metre civarındaki mağara ağzında yer alan merdivenle mağaranın içine inilmektedir. Gürleyik Mağarası’nın biraz tehlikesi bulunuyor. İlkbahar aylarında içerisinin fazla su dolmasından dolayı, mağaranın yüzeylerinde sivri kalker uçları varlığını gösteriyor. Bu durum botlarla mağara içinde ilerlemeyi güç hale getiriyor.

Papazkayası Mağarası

Ulaşım açısından oldukça kolay bir noktada bulunan Papazkaya Mağarası, Antalya Şehir Kulübü’nün hemen arkasında kalıyor.

Toplamda 149 metre uzunluğunda bulunan mağara, her ne kadar deniz kıyısında yer alsa da içerisinde su birikintisi yok. Mağaranın tamamı güney-kuzey yönünde oluşmuştur. Fakat Papazkaya Mağarası’nda öyle çok faza sarkıt ve dikitler göremezsiniz; çünkü yok denecek kadar azdır sayıları. Yine de buradaki travertenler görülmeye değer… Şehrin pek bilinmeyen ve yakın bir zamanda turizme kazandırılması için üzerinde çalışılan Konakaltı Mağarası’na ve Geyikbayırı Mağarası’na da küçük zamanlar ayırıp gezinize devam edebilirsiniz.

Küçükdipsiz Mağarası

Küçükdipsiz Mağarası; Damlataş Mağarası ve Dim Mağarası kadar çok görkemli sarkıtlara, dikitlere ve havuzlara sahip olmasa da Antalya’nın gezilecek yerleri arasında mutlaka yerini almalı. Mağaraya sadece bir iki saat ayırabilirsiniz mesela.

Küçükdipsiz Mağarası, Alakaya Tepe’nin güney kısmında bulunuyor. Yatay bir mağara özelliği taşıyor ve genellikle kurudur. Toplamda 74 metre olan Küçükdipsiz Mağarası’nı gezerken sonuna doğru sarkıtlar ve dikitler yoğunlaşıyor. Yani en güzel oluşumlar mağaranın sonlarına saklanmış. Dışarıdaki havaya göre mağaranın içerisi oldukça serindir. Antalya tatilinize Küçükdipsiz Mağarası’nı dahil ederek, kısa ve bir o kadar farklı detaylarla dolu bir yolculuk yaşayabilirsiniz.

Konakaltı Mağarası

Dikitleriyle, havuzlarıyla, sarkıtlarıyla ve damlataşlarıyla ziyaretçilerine eğlenceli bir gezi noktası sunan Konakaltı Mağarası, Antalya gezi listenizde olması gereken noktalar arasındadır. Tabii bu mağaradan önce şehrin önemli mağaralarını en baştan gezmiş olmalısınız.

Konakaltı Mağarası, şehirdeki Atatürk Parkı’nın denize doğru inen kıyısında yer alıyor. Ulaşım açısından çok sorun yaşatmayan mağara, deniz mağarası olarak da adlandırılıyor. Konakaltı Mağarası’nın özelliklerini kısaca anlatalım. Mağaranın iki adet giriş kapısı vardır. Giriş kapılarının biri doğu, diğeri ise batı tarafında. Doğu salonunda genellikle kaya blokları görülmekle birlikte, batıdaki salonunda ise sarkıt ve dikitler dikkat çeker. Batı salonun bağlı olan küçük bir odacıkta traverten oluşumları yer alır. Mağaranın içerisi oldukça serindir.

Antalya’nın bilinen gezi alanlarını gezerek bitirdiyseniz, hemen şehrin bilinmeyen diğer noktalarını listelemelisiniz. Listenizde Konakaltı Mağarası ve Geyikbayırı Mağarası ilk sırada yer alabilir.

Geyikbayırı Mağarası

Antalya’nın gizemli köşeleri arasındaki Geyikbayırı Mağarası, şehir merkezine 26 kilometrelik bir mesafede olan ve aynı ismi taşıdığı Geyikbayırı Köyü’nde bulunuyor. Mağaraya Çakırlar Köyü üzerinden kolaylıkla ulaşabilirsiniz.

Mağaranın 120 metre uzunluğu vardır. Yaz mevsiminde kuru olan mağara o dönemlere aktifleşiyor. Fakat yağışın bol olduğu dönemlerde mağarayı su basabiliyor.

Son zamanlarda turizme kazandırılması için Geyikbayırı Mağarası’nda çalışmalar yapılıyormuş. Eğer tüm eksikleri giderilir, içerisine güzel bir ışıklandırma yapılır ve gereken tüm detaylar üzerinde çalışılırsa gezmekten keyif alınabilecek ve zamanın nasıl geçtiği anlaşılmayacak bir nokta olabilir. Hatta Geyikbayırı Mağarası’nı görenler, mağaradaki çalışmalar bittikten sonra bir kez daha gezebilirler.

Fosforlu Mağara

Alanya’daki tatilinizde, bölgenin neresinde olursanız olun, bir deniz mağarası özelliği taşıyan Fosforlu Mağara’nın sahip olduğu güzelliklere şahit olmalısınız.

Mağara, bir deniz mağarası olduğu için içinden küçük teknelerle geçilebiliyor. Mağarayı geçtikten sonra kendinizi mağara ağzındaki tertemiz sulara atıp, deniz keyfini farklı bir atmosferde yaşayabilirsiniz. Fosforlu Mağara, Alanya’daki turistler tarafından sürekli ziyaret ediliyor. Küçük bir gezi teknesiyle hem yüzmek hem de eğlenmek ve farklı bir yer keşfetmek için Fosforlu Mağara’yı rotanıza dahil edebilirsiniz.

Zeytintaşı Mağarası

Antalya-Serik’te deniz, kum ve güneşin tadını çıkarırken bulunduğunuz bölgenin tarihi ve doğal güzelliklerini tatilinize serpiştirmek, daha keyifli ve daha eğlenceli günler geçirmenizi sağlayacak.

Serik’in doğası içerisinde yılınızın yorgunluğunu üzerinizden atarken Zeytintaşı Mağarası’na kısa bir yolculuk yapabilirsiniz. Zeytintaşı Mağarası Serik’e 15 kilometre uzaklıkta bulunan Akbaş Köyü’nde bulunuyor. Ulaşım konusunda sıkıntı yaratmayan bir noktada yer alıyor. Toplam derinliği 14 metre olup, içerisindeki sarkıtlar ve dikitler gerçekten görülmeye değer.

Mağarayı gezdiğinizde size mağaradaki görevli eşlik ediyor. Bu arada uyaralım; sarkıt ve dikitlere dokunmak kesinlikle yasak. Serik tatilinizde Zeytintaşı Mağarası’nın doğal güzelliğine şahit olmak için kısa bir yolculuk yapmak yeterli olacak.

Magydos Antik Kenti

İ.Ö. 4. yüzyıla ait olan tarihi kalıntılarına sahip olan Magydos Antik Kenti, Antalya şehir merkezine 8 kilometre uzaklıkta bulunduğu için kolay bir ulaşım yoluna sahiptir. Magydos, şehrin 8 kilometre uzaklığında kalan plajın ve askeri bölgenin arasında bulunuyor.

Kentin kalıntıları arasında yapay liman, hamam ve su kemeri bulunmaktadır. Şehir merkezinde bulunduğunuz günlerde farklı yerler keşfetmek isterseniz Magydos Antik Kenti’ni gezebilirsiniz.

Rhodiapolis Antik Kenti

Rhodiapolis Antik Kenti, Antalya’nın Kumluca ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. İlçeye bağlı olan Sarıcasu Köyü yakınında bir tepe üzerinde bulunan kentin isminden dolayı Rodoslular tarafından kurulduğu tahmin edilmektedir.

Kent, Korydalla Antik Kenti’nin 2 kilometre kuzeyindedir. Rhodiapolis Antik Kenti’ndeki tiyatro, sarnıçlar, kilise, Hellenistik kule ve nekrolopis görülmesi gereken kalıntılar arasındadır. Aynı zamanda kaya mezarları da görülmeye değer diğer tarihi kalıntılar arasındadır.

Kumluca tatilinize yeni bir keşif alanı eklemek istiyorsanız Rhodiapolis Antik Kenti’ni ziyaret edebilirsiniz.

Korydalla Antik Kenti

Teimiussa Antik Kenti

Kale’ye bağlı olan Üçağız Köyü’ndeki Teimiussa Antik Kenti, çok bilinmeyen bir tarihi alandır. Kaş ilçe merkezine yaklaşık 18 kilometre kadar uzaklıkta olup, ilçenin güneyinde kalmaktadır.

Teimiussa Antik Kenti, Likya liman kentlerinden biridir. Kaş veya Finike’den tekne turlarıyla bu eski yerleşim alanına ulaşabilirsiniz. Kent, İ.Ö. 4. yüzyılda kurulmuştur. Günümüzde arkeolojik bir Sit alanı olarak korunmaktadır.

Teimiussa Antik Kenti’ndeki kalıntıların geneli mezarlardan oluşur. Bölgede yer alan çok sayıda mezar görülmeye değer niteliktedir.

Kyaneai Antik Kenti

İsinda Antik Kenti, Phellos Antik Kenti ve Antiphellos Antik Kenti gibi Kaş’ın doğasına eşlik eden tarihi alanlarından biridir Kyaneai. Çok fazla bilinmeyen bir köşe olsa da sağlam kalıntılarıyla keşfedebileceğiniz güzel bir nokta.

Kyaneai Antik Kenti, Kaş’a 30 kilometre uzaklıkta olmakla birlikte, Demre’ye sadece 20 kilometrelik bir mesafede yer alır. Yavu Köyü’nün sınırları içerisindedir. Kentin kimler tarafından ve ne zaman kurulduğu hakkında kesin bilgiler bulunmamaktadır. Fakat kitabesindeki bilgiye göre M.Ö. IV. yüzyılda kurulduğu bilinmektedir.

Kyaneai’nin kalıntıları arasında sur duvarları, kütüphane, hamam, sarnıçlar, nekropolis ve tiyatro görülmeye değer niteliktedir.

Kaş’ın tarihine eşlik eden Kyaneai Antik Kenti, gezi listenize alacağınız noktalar arasında mutlaka yerini almalı.

Trysa Antik Kenti

Heroon kalıntılarıyla ünlü olan Trysa Antik Kenti, Antalya-Kale’nin Gölbaşı mevkiinda bulunan bir tepede yer almaktadır.

Trysa Antik Kenti, su duvarlarıyla, lahitleriyle ve yeşil bir alana hükmeden manzarasıyla Kaş’ın en görülesi noktalarından biridir. Trysa’da bulunan heroonların çevrelediği duvarlarda mitolojik sahneler tasvir edilmiştir. Kent İ.Ö. 7. yüzyılda yerleşim alanı olarak kullanılmaya başlanmıştır.

İsinda Antik Kenti

Kaş’ta yer alan İsinda Antik Kenti, hem kolay ulaşımıyla hem de tarihi izleriyle dikkatleri üzerine çekmektedir.

İsinda Antik Kenti, Kaş’a bağlı olan Belenli Köyü’ne 3 kilometrelik bir mesafede yer alır. Kent, küçük bir yerleşim alanıdır. Her ne kadar küçük bir alanda da kurulmuş olsa mezar anıtları, su sarnıçları ve sur duvarları görülmeye değerdir. Antiphellos Antik Kenti’nin gelişip zenginleştiği dönemlerde İsinda halkı Antiphellos’a yerleşerek bu bölgeyi terk etmiştir. İsinda Antik Kenti’nin tarihinden bilinenler bu kadar.

Kaş gezinize İsinda’dan sonra Phellos Antik Kenti’ni veAntiphellos Antik Kenti’ni de dahil edebilirsiniz.

Phellos Antik Kenti

Antalya’nın en huzur verici ve en büyüleyici yerlerinden biri olan Kaş, tarihten taşıdığı izlerle de en keşfedilesi yerleri sunar turistlere.

Sizlere bu sayfamızda Kaş’ta yer alan Phellos Antik Kenti’nin tarihinden bahsedeceğiz. Phellos Antik Kenti, Kaş ilçesinde yer alan Çukurbağ Köyü’ne 2 kilometrelik bir mesafede yer alır. Çok fazla kalıntısı bulunmayan antik şehrin, sahip olduğu doğal manzara kesinlikle görülmeye değer. Phellos’un nekropolisinde birçok kaya mezarı bulunmaktadır. Kaya mezarlarının yanı sıra lahitler de görmek mümkündür. Lahitler ve kaya mezarları üzerinde göze çarpan tasvirler göreceğiniz detaylar arasında.

Kaş’ın tarihi noktalarını ziyaret etmeye karar verdiyseniz Phellos Antik Kenti’ni mutlaka gezmelisiniz. Aynı zamanda bu antik kentin tam karşısında bulunan Antiphellos Antik Kenti de gezi listenize mutlaka dahil olmalı. Antiphellos Antik Kenti Phellos’a göre zengin bir kalıntı topluluğuna sahiptir.

Ceneviz Koyu

Antalya-Olimpos’tan yaklaşık 4,5 kilometre uzaklıkta bulunan Ceneviz Koyu, tekne turlarının uğrak yerlerinden biridir.

Bakir doğası, güneşin tertemiz sulara yansıması ve daha birçok güzellikleri gözler önüne seren koy, görenlerin hafızalarında büyük bir yer ediniyor. Mavi ve yeşil burada farklı bir atmosfer yaratıyor. Naturel bir tatil isteyenler için ideal bir nokta olan Ceneviz Koyu, Olimpos’ta bulunduğunuz zamanlarda hem keşfedebileceğiniz hem de yüzerek ve güneşlenerek günün tadını çıkarabileceğiniz bir yer. Tatilinize Ceneviz Koyu’nu mutlaka dahil etmelisiniz.

Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu

Alanya-Gazipaşa’nın çevresindeki tarihi ve doğal güzellikler, uzun ve keyifli bir tatil imkânı sunar. Gazipaşa’nın sınırları içerisindeki mağalar, antik şehirler ve plajların birleşimi büyük bir huzurun yanında keyifte verir.

Bu sayfamızda sizlere Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu’ndan bahsedeceğiz sizlere. Gazipaşa’nın muhteşem köşeleri arasındaki Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu’nda ilginç oluşumlu kayalar ve birbirinden güzel havuzlarda vakit geçirmek tatilinizin en unutulmaz anlarını yaşatacak sizlere. Bu koyun tadını en iyi mayıs, haziran ve eylül aylarında çıkarırsınız. Özellikle sabah saatlerinde berraklığıyla göz doldurur. Kendinizi bir akvaryumda hissedersiniz.

Koru sahili aynı zamanda caretta carettaların yumurtalama alanı… Koydaki havuzlar çok sığ görünse de yüzdükçe derinliği hızlı bir şekilde artar. Gazipaşa’daki Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu, kesinlikle keşfetmeniz gereken bir noktadır.

Karaloz Koyu

Özel bir coğrafyaya sahip olan Kekova, tekne turları için ideal tatil bölgelerinden biridir. Birbirinden güzel koylarında tekneyle gezinmek, Kekova’ya farklı açılardan bakmayı sağlar.

Tekne turları genellikle en bilindik koyları gezer. Bu sebepten dolayı şimdiye kadar Karaloz Koyu’nu keşfedememiş olabilirsiniz. Karaloz Koyu her ne kadar rüzgardan kaçan teknelerin sığınak yeri olsa da güzelliğiyle son zamanlarda adından bahsettirmiştir. Koy, tam bir kartpostal güzelliğinde…

Yeşillikler arasında küçük bir koy olsa da Kekova’da yapılan tatillerde mutlaka görülmesi gerektiği kanısındayız. Koyun suyu oldukça derin… Rüzgarlara kapalı bir koy olmasından dolayı, büyük bir fırtına çıksa haberiniz olmaz. Kekova tatilinizde tekne turu yapacaksanız eğer, Karaloz Koyu’nu mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Hidayetin Koyu

Kaş Merkez’e 2,5 kilometre uzaklıkta turkuaz sularıyla görenlerine kendine davet eden Hidayetin Koyu, ilçenin en güzel noktalarından biridir.

Koyda bir zamanlar Hidayet adında biri yaşarmış. Hidayet öldükten sonra koyun ismi Hidayetin Koyu olarak anılmış.

Hidayetin Koyu’na Çukurbağ Yarımadası’nın ortasından geçen kavşağa gelmeden karşınıza çıkacak olan Hamarat Pansiyon’un hemen arasından sola doğru inildiğinde ulaşılmaktadır. Koy bir kumsala sahip değildir. Koy esasında kayalık olmasından dolayı önemli bir yere sahiptir. Her gün bir dalış teknesi görülür koyda. Burada sadece yüzmekten değil sualtına şahit olmaktan da büyük keyif alacaksınız.

Kaş Mekanları

Kaş seyahatinizde, leziz yemekler yemek, ev yapımı şaraplardan tatmak, rakı kadehinde balık olmak, dans etmek ve nefes kesen güzellikteki Kaş manzarasına bakıp, müziğin ritmine kapılmak istiyorsanız, sizin için seçtiğimiz bu 10 mekana mutlaka göz atmalısınız.

1. Deja Vu
2. Hideaway
3. Mavi Bar
4. Echo Bar
5. Bay Bay Cafe & Bar
6. Bi Lokma
7. Bahçe Balık
8. Cafe Barcelona
9. Hi Jazz
10. Red Point

Tekeli Mehmet Paşa Camii

Yaz aylarında binlerce turistin tatil tercihleri arasında olanAntalya, kiliseleriyle, antik kentleriye ve camileriyle de benzersiz bir tarih yolculuğu sunmaktadır.

Bu sayfamızda şehrin eski ibadet mekanlarından biri olan Tekeli Mehmet Paşa Camii’nin tarihinden bahsedeceğiz.

Tekeli Mehmet Paşa Camii’nin kim tarafından ne zaman yapıldığı hakkında kesin bilgi bulunmamaktadır. Kesin olan tek bilgi, bu ibadet mekanının 1850 ve 1940 yıllarında onarılıp yenilendiğidir. Evliya Çelebi Seyahatname adlı kitabında bu camiden Tekeli Mehmet Paşa Camii olarak bahsetmiştir.

Tekeli Mehmet Paşa Camii, Antalya Kalesi’nin hemen girişinde, Antalya Tarihi Saat Kulesi’nin ise hemen arkasında bulunuyor. Camiye kolaylıkla ulaşabilme imkanınız olursa mutlaka ziyaret edin deriz.

Fırnaz Koyu

Antalya’nın birbirinden güzel koylarında ve plajlarında denizin tadını çıkarmak tatilinizin en keyif veren anları olacak. Sorgun Plajı, Konyaaltı Plajı, Phaselis Plajı ve sayılamayacak kadar fazla olan plajlar, şehrin hangi bölgesinde olursanız olun sizleri yalnız bırakmayacak.

Bu sayfamızda sizlere Kalkan’a 4 km uzaklıkta bulunan Fırnaz Koyu’ndan bahsedeceğiz. Bizce bu koy, denize girmek için muhteşem noktalardan biri…

Fırnaz Koyu, Yeşilköy mevkiinde bulunuyor. Mavi yolculuk yapan yatların ve teknelerin uğrak yerleri arasındadır. Fakat bu koyun her yerinden kara ulaşımı yoktur. Fırnaz Koyu’na şahit olduğunuzda turkuaz rengi sulara hayranlık duyacaksınız.

Koyun küçük bir plajı vardır. Plaj küçük fakat çamur banyosuyla ünlü… Buraya gelen turistler mutlaka çamur banyosu yapıyor. Kalkan’da tatil yapmayı planlıyorsanız tekne turlarına katılıp Fırnaz Koyu’nu mutlaka keşfetmelisiniz.

Mavi Mağara

1972 yılında Jeolog Dr. Temuçin Aygen tarafından bulunan Mavi Mağara, Antalya’nın Kaş ilçesinde bulunuyor. Mavi Mağara’ya sadece teknelerle gidilebilmektedir.

Kaş’a 28 km, Kalkan’a ise 6 km uzaklıkta olan bu bölge, aynı zamanda Kaputaş Plajı’na oldukça yakındır. 40 genişliğinde, 40 metre uzunluğundadır. Mavi Mağara, eskiden foklara ev sahipliği yapıyordu. Günümüzde ise turistlerin teknelerle ziyaret ettiği bir yerdir.

Eğer yakın bir zamanda Kaş otellerinin veya Kalkan otellerinin birinde konaklayıp tatil yapacaksanız Mavi Mağara’ya kısa bir yolculuk yapabilir, tertemiz bir denizin tadını çıkarabilirsiniz.

Termessos Antik Tiyatro

Antalya’nın 30 km kuzeybatısında bulunan Termessos Antik Kenti, Güllük Dağı’nın tepesinde bulunuyor.

Korkuteli’nden yaklaşık 14 km sonra Termessos tabelaları bölgeye kolayca ulaşmanızı sağlar.

Günümüze en sağlam şekilde gelen antik yerleşim alanlarından biri olan Antalya Termessos, zengin bir tarihi kalıntıya sahiptir. Özellikle tiyatrosuyla dikkatleri üzerine çeker. Termessos Antik Tiyatro, agoranın hemen doğusunda bulunuyor. Roma tiyatrolarının en sağlamı ve en güzel örneklerinden biridir. Termessos Antik Tiyatro, yaklaşık 4000-5000 seyirci kapasitelidir.

Antik şehrin görkemli kalıntılarından birini oluşturan tiyatro, farklı bir havaya sahiptir. Bu gezinizde zamanın nasıl geçtiğini anlamayacak, günümüzden kopup farklı zaman dilimlerinde yolculuk yapacaksınız.

Sorgun Plajı

Aslanlı Lahit

Antalya’nın en şirin bölgelerinden biri olan Kaş, merkezindeki Aslanlı Lahit’le başlatır tarihi yolculuğa. Uzun Çarşı’nın hemen sonunda bulunan Aslanlı Lahit, Likya’nın en sağlam kral mezarlarından biridir. Heybetli görüntüsüyle her misafirini büyülüyor.

Kaş’ın en güzel plajları arasındaki Büyük Çakıl Plajı’nda veya Kaputaş Plajı’nda serinleyeceğiniz günlere Aslanlı Lahit’i özellikle ziyaret etmenize gerek yok. Çünkü Kaş otellerinin birinde konakladığınız günlerde mutlaka karşınıza çıkacak. Bu arada Kaş otel kategorisinde genellikle butik otel bulunuyor. Yapacağınız küçük bir araştırmayla, Kaş otelleri nin birinde rezervasyonunuzu yaptırabilirsiniz.

Minicity

Antalya otellerinin birinde yerinizi ayırıp harika bir tatil için gün sayıyorsanız, tatilinize dahil etmenizi önerdiğimiz yerlerden biri olan Minicity’i mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Hem yetişkinler hem de minikler için eğlenceli bir gezi noktası olan Antalya Minicity, İstanbul’da bulunanMiniatürk’ün bir benzeridir. İçerisinde Anadolu uygarlıklarının en gözde mimarilerinin minyatürleri bulunuyor. Zamanın içinde farklı dönemlere yolculuk yapacağınız Antalya Minicity, Türkiye’nin zengin mimarilerinin küçük hallerini keşfetmenizi sağlayacak.

Antalya otel fiyatlarını araştırıp rezervasyonunuzu yaptırdıktan sonra, gezi listenizi hazırlamayı unutmayın. Minicity gibi gezip eğleneceğiniz diğer noktalar arasındaki; tarihiyle göz dolduran Hadrian Kapısı, şehrin doğal güzelliği arasında keyifli saatler sunan Uçansu Şelalesi, Minicity gibi her yaşa hitap eden Antalya Oyuncak Müzesi’ni listenize dahil edebilirsiniz. Unutmadan söyleyelim; Minicity Antalya’nın merkezinde yer alıyor.

Sapadere Kanyonu

Alanya otellerinin birinde güzel bir tatil yapmayı mı planlıyorsunuz? O halde Alanya tatiliniz sırasında gidip görebileceğiniz ve gördüğünüz an büyüleneceğiniz Sapadere Kanyonu’na mutlaka gidin deriz.

Sapadere Köyü’nde bulunan kanyon, sahip olduğu manzarasıyla ve çayıyla hem dinlendirici hem de keyiflendirici bir noktadır. Kanyon 750 metre uzunluğunda olup yüksekliği 400 metreye kadar çıkmaktadır. Sapadere Kanyonu Alanya’ya sadece 40 km uzaklıkta…

Kanyonda yürüyüşler yapabilirsiniz. Burada yürüyüş parkurları oldukça bakımlı… Sapadere Kanyonu’nda bulunan şelalenin döküldüğü yer ise yüzmek için iyi bir noktadır.

Bu arada hemen söyleyelim; Alanya otel kategorilerinde hem butik oteller hem pansiyonlar hem de lüks ve ekonomik oteller hizmet vermektedir.

Alanya tatilinizde görmenizi önerdiğimiz yerler arasında Dim Çayı, İotape ve Hamaksia Antik Kenti var. Bu bölgeleri de ziyaret edip uzun bir keşif yolculuğuna çıkabilirsiniz.

Selçuklu Av Köşkü

1230-1248 yılları arasında yapıldığı tahmin edilen Selçuklu Av Köşkü, Antalya’nın sayısız tarihi mekanlarından biridir.

Antalya-Kumluca kara yolundan gidildiğinde Kemer ilçesinin hemen girişinde bulunur. Selçuklu Av Köşkü bölgedeki tek Selçuklu yapısıdır. Av köşkünün çatısı, Selçuklu mimarisinin en güzel örneklerinden biridir. Aynı zamanda Tekelioğlu Beyliği’nin bayrağındaki altıgen yıldız kabartması taş merdiven de oldukça dikkat çekicidir. Antalya’da Akdeniz’in keyfini çıkarırken Selçuklu Av Köşkü’nü ziyaret etmenizi öneririz.

Idyros Antik Kenti

Antalya’nın muhteşem coğrafyasına eşlik eden tarihi yapılardan biridir Idyros Antik Kenti. Phaselis’in kuzeyinde bulunan antik kent, Bizans duvar kalıntılarıyla ve kilisesiyle sizleri keyifli bir tarih yolculuğuna çıkaracak.

Idyros’ta yapılan kazılar sonucu ortaya çıkarılan Bizans kilisesinin tabanı turuncu, beyaz, gri ve kiremit rengi taşlarla yapılmış mozaiklerle kaplıdır. Kilisedeki geometrik motifleri de oldukça dikkat çekici.

Kilisenin hemen güneyinde ise şapel var. Şapel dikdörtgen bir yapıda olup, 7,55 x 5,20 boyutlarındadır. Antik kentKemer’in Ayışığı Koyu’na oldukça yakındır. Bu sebepten dolayı kolay bir ulaşıma sahiptir.

Teke Yarımadası

Akdeniz’e doğru uzanan yarımadalar arasındaki Teke, doğal bir güzellik sunmakla beraber tarihi gerçekliğini de gözler önüne seriyor. Teke Yarımadası, Antalya Körfezi ileFethiye Körfezi arasında uzanmaktadır.

Geniş bir coğrafyaya hakim olan yarımada, Anadolu Selçuklu döneminde bölgeye yerleştirilen Teke Boyu’ndan ismini almıştır. Teke Yarımadası antik çağda Likya bölgesi olarak bilinmekteydi.

Yarımadada iklim oldukça yumuşaktır. Akdeniz ikliminin yaşandığı bölge tarıma oldukça elverişlidir. Diğer taraftan yaz turizminde de önemli bir yere sahiptir ve her yıl bölgeye yerli ve yabancı turistler yoğun ilgi göstermektedir. Antalya Otelleri bu bölgede konaklamak isteyen konuklar için ideal bir hizmet vermektedir.

Abdal Musa Türbesi

Antalya her ne kadar doğal güzellikleriyle, plajlarıyla ve tarihi kalıntılarıyla ünlü bir şehir olsa da ibadet mekanlarıyla ve türbeleriyle de bilinmektedir.

Sizlere bu sayfamızda Antalya’da yer alan Abdal Musa Türbesi’nden biraz bahsedelim ve bu güzel şehrin mistik atmosferi arasında da kısa yolculuklar yapmayı ihmal etmeyin.

İotape

Tarihle doğanın buluştuğu bir noktadır İotape. Antik bir kent olan İotape, Antalya’nın Alanya ilçesine oldukça yakındır.

Bölge Alanya’nın 33 kilometre doğusundadır. Akdeniz’in kıyısında bir Kilikya kenti olan İotape, ismini Kommagene Kralı olan 4. Antiochus’un karısından alır. Buradaki kalıntıların çoğu Bizans dönemine aittir. Akropol, ortaçağ kalesi, anıtsal mezarlar, nekropolis ve tapınak bölgede görebileceğiniz kalıntılar arasındadır.

Antik kenti gezerken, aynı zamanda bölgenin doğal güzelliğine de şahit olacak ve gezinizi büyük bir keyifle yapacaksınız. İotape sahil kıyısında dilerseniz kamp kurabilir ve dilediğiniz kadar tatil yapabilirsiniz.

Evdir Han

Antalya’nın tarihi yapıları arasındaki Evdir Han, Selçuklu sanatının en güzel örneklerinden biridir.

Hanın daha önceden okunan fakat günümüze ulaşmayan kitabesine göre; 1210-1219 yılları arasında I. İzzeddin Keykavus tarafından yaptırılmıştır. Evdir Han’ın mimarisi diğer hanlara göre farklıdır. İki bölümlü revaktan oluşmuş yapı, kareye yakın dikdörtgen planlıdır. Hanın büyü bir bölümü harap olsa da kuzeybatı cephe duvarları hala ayaktadır. Duvarların tümü kesme taştan yapılmıştır. Antalya’ya yakın bir zamanda gitmeyi planlıyorsanız Evdir Han’ı ziyaret etmenizi öneririz. Han, Antalya’ya 18 kilometre uzaklıkta, Antalya-Korkuteli yolu üzerindedir.

Antalya Karatay Medresesi

Antalya-Kaleiçi’nde bulunan Karatay Medresesi, 1250 yılında Celaleddin Karatay tarafından inşa edilmiş olup, bazı kaynaklarda Karadayı Camii ismiyle bahsedilmiştir.

İki eyvanlı medreseler grubuna giren Antalya Karatay Medresesi’nin günümüze gelen parçaları arasında portalı, büyük eyvanın mihrabı ve giriş eyvanıdır. Nişler ve mihraplarda işlenen süslü motifler oldukça dikkat çekicidir. Antalya tatilinizde tarihi bir değere sahip olan medreseyi ziyaret etmenizi öneririz. Merkezi ilçesinin Kaleiçi mevkiinde bulunmasından dolayı ulaşımı oldukça kolaydır. Antalya Karatay Medresesi’ni gezdikten sonra şehrin simgeleri arasındaki Kesik Minareli Camii, İskele Camii veYivli Minare ziyaretlerinizi bekliyor olacak.

İskele Camii

Yaz turizminde önemli bir yere sahip olan Antalya, tarihi değerleriyle de en çok ziyaret edilen şehirlerden biridir.

Antalya’ya gittiğinizde gezip görmeniz gereken çok nokta olacak. Camiler, antik kentler, şelaleler ve kiliseler yolculuğunuz boyunca sizlere eşlik edecek. Antalya tatilinizde gitmenizi önerdiğimiz yerlerden biri İskele Camii’dir.

Şehrin simgelerinden biri olan İskele Camii’nin yapıldığı tarih hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Fakat yakınında bulunan Karatay Medresesi ve Salihler Evi’nin tarihlerinden yola çıkılarak caminin 12. ve 13. yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir. İskele Camii, tipik Selçuklu kümbeti özelliğine sahiptir. Muazzam bir mimarisi olan camiyi Antalya’da geçirdiğiniz tatil günlerinize dahil edebilirsiniz. Eşine az rastlanan bir yapısı olan Kesik Minareli Camii, çocuklarınıza güzel bir gün yaşatmak için Antalya Oyuncak Müzesi, şehrin simgelerinden biri olan Yivli Minare diğer gezi noktalarınıza dahil etmeyi unutmayın.

Murat Paşa Camii

Antalya’nın Merkez ilçesinde bulunan Murat Paşa Camii, şehirde gezmenizi önerdiğimiz yerlerden biridir.

Caminin kim tarafından yapıldığı ilk başlarda kesin olarak bilinmiyordu. Sadrazam Kuyucu Murat Paşa tarafından yapıldığı tahmin edilen cami, son elde edilen verilere göre Karaman Beyi Murat Paşa tarafından inşa edildiği kanıtlanmıştır.

Murat Paşa Camii’nin dış mimarisi oldukça dikkat çekicidir. Etkileyici bir taş işçiliğine sahip olup özellikle minberi görülmeye değerdir. Antalya tatilinizde deniz, kum ve güneş üçlüsünün tadını bolca çıkardığınız günlerde Murat Paşa Camii gibi görmeniz gereken çok yer olacak.Kesik Minareli Camii, Köprülü Kanyon Milli Parkı, Yivli Minare, Kıbrıs Kanyonu ve Alara Kalesi gezmenizi önerdiğimiz yerlerin ilk sırasında yer almaktadır.

Kesik Minareli Camii

Günümüzde ibadete açık olmayan; fakat Antalya’nın simgeleri arasında gösterilen Kesik Minareli Camii, şehre gelen turistler tarafından ziyaret edilen yerlerden biridir.

Köklü bir geçmişe sahiptir Kesik Minareli Camii. İlk dönemlerinde kilise olarak inşa edilmiş olsa da II. Beyazıt’ın oğlu Sultan Korkut tarafından camiye çevrilmiştir. XIX. yüzyılda geçirdiği yangın sonrası minaresinin ağaç kısmı yanınca Kesik Minareli Camii olarak anılmaya başlanmıştır. Eşine az rastlanır bir dini yapı olan Kesik Minareli Camii en son 1974 yılında restore edilmiştir.

Köprülü Kanyon Parkı

Antalya’nın Manavgat ilçesinde bulunan Köprülü Kanyon Milli Parkı, doğanın içinde hem yeni keşif noktaları sunuyor hem de rafting yapma imkanı veriyor.

Tabiat harikaları arasındaki Milli Park, Side’ye 65 kilometre uzaklıktadır. İçerisinde vadi ve kanyonlar bulunan bölge, 37 bin hektarlık bir alanı kapsamaktadır. Isparta’da başlayanKöprülü Kanyon Antalya’da denize dökülmektedir.

Milli parkta rafting yapabileceğiniz gibi kano da yapabilir ve kamp kurabilirsiniz. Kızılçam, defne, mersin, alıç, karaçalı, zakkum, laden, funda, böğürtlen ve tesbih ağaçlarıyla çevrili olan bölgenin faunasını geyik, dağ keçisi, domuz, tilki, ayı, kurt, sansar, güvercin, çulluk, üveyik, kartal, tavşan ve keklik tamamlamaktadır.

Yivli Minare

Antalya’nın simgesi olan ve şehrin ilk İslam yapılarından biri olan Yivli Minare, Yivli Camii ve külliyesinin en etkileyici parçalarından biridir.

13. Yüzyılla tarihlendirilen Yivli Minare, Selçuklu döneminden günümüze gelmeyi başarmıştır. Yivli Camii, ilk yapıldığı dönemlerde Bizans kilisesiydi. Daha sonra Alaeddin Keykubat tarafından minare eklenerek camiye çevrilmiştir. Minarenin yivlerinden dolayı, camiye Yivli adı verilmiştir. Yivli Minare, şehrin hemen hemen her noktasından görüldüğü için çekilen tüm fotoğraflarda kendini göstermektedir.

Antalya’ya gelen turistlerin yoğun ilgisini gören Yivli Minare, sizin de gezinizin bir parçası olabilir ve emin olun en güzel gezi noktalarınızdan biri olacak. Minare, Kaleiçi’ndedir ve ulaşımı oldukça kolaydır. 45 metre yüksekliğindeki Yivli Minare’nin ardından şehirde keşfedecek diğer yerleri gezi listenize eklemeyi unutmayın.

Karaalioğlu Parkı

Antalya’nın en eski parklarından biri olan ve merkezde bulunan Karaalioğu Parkı, şehrin en güzel ve en etkileyici dinlenme alanlarından biridir. Bir tarafta cıvıl cıvıl kuşlar, bir tarafta Hıdırlık Kulesi, diğer tarafta el ele gezen sevgililer. Gelen herkesi huzur veren havasında dinlendiren

Karaalioğlu Parkı, yaklaşık olarak 7000 metrekarelik bir alan üzerine kurulmuştur. Parkta aynı zamanda 120 çeşit bitki türü bulunmaktadır. Antalya Körfezi’ne karşı huzurlu bir şekilde dinleneceğiniz Karaalioğlu Parkı’nda çocuk bahçesi, çocuk eğitim alanı, çay bahçeleri ve WC vardır. Antalya tatiliniz sırasında şehrin tarihini ve doğal güzelliklerini ziyaret ettiğiniz bir gün Karaalioğlu Parkı’nın çay bahçelerinin birinde dinlenmeyi tercih edebilir ve üzerinizdeki yorgunluğu atabilirsiniz. Antalya’nın merkezinde; stadyum ile Kaleiçi’nin arasındır Karaalioğlu Parkı.

Antalya Tarihi Saat Kulesi

Antalya’nın şehir merkezinde bulunan tarihi saat kulesi Kale Kapısı mevkiindedir. Saat kulesi 1901 senesinde Sadrazam Küçük Sait Paşa tarafından II. Abdülhamit için inşa edilmiştir. Bazı kaynaklar ise saat kulesinin kim tarafından ve ne zaman yapıldığının kesinlik kazanmadığını belirtmektedir. Antalya Tarihi Saat Kulesi, kare gövdelidir ve gövdenin altında bir, üzerinde üç sıra silme vardır.

Antalya gezinizde denizin, kumun, güneşin tadını bol bol çıkarırken şehrin tarihi mekanlarını da ziyaret etmeyi unutmayın. Saat Kulesi bu tarihi yapılardan sadece bir tanesidir ve şehrin merkezine farklı bir görünürlük kazandırır. Antalya Saat Kulesi’nin kadranları ve saatleri yenilenmiş; eski halinden sadece çanı kalmıştır.

Saklıkent Kayak Merkezi

Ekvatora en yakın kayak merkezi yerleri arasında olan ve Torosların zirvesinde bulunan Saklıkent Kayak Merkezi,Antalya il merkezine sadece 45 kilometre uzaklıktadır. Aynı zamanda gün içerisinde iki mevsiminde yaşandığı eşsiz yerlerden biri olan kayak merkezinde kar kalınlığı 100-230 cm civarındadır. Zirvede ise 5 metreyi bulduğu görülmektedir.

Özellikle yaz turizmi açısından önemli bir şehirde bulunması da daha çok önem kazanmasını sağlıyor. Saklıkent, bir yandan Mavi Bayraklı plajlarıyla diğer taraftan kayak merkeziyle harika bir tatil sunarak unutulmaz günlere ev sahipliği yapıyor. Saklıkent Kayak Merkezi’nde konaklama tesisleri de bulunmaktadır.

Saklıkent Kayak Merkezi’nin sezon aralığı 70-80 gün arası değişiyor. Bu muhteşem coğrafyada unutulmaz bir tatil için Saklıkent Kayak Merkezi’nde kış tatilinizi geçirebilirsiniz. 

Çavuşköy

Antalya’nın Kumluca ilçesinde bulunan Adrasan, Çavuşköy ismiyle de anılmaktadır. Çavuşköy; deniziyle, kumuyla güneşiyle yerli ve yabancı turistlerin en yoğun ilgiyi gösterdiği bir bölgedir. Antalya merkezine 94 kilometre uzaklıkta olup; Kemer’e 55 kilometrelik bir mesafede yer alır.

Bakir doğasına hayran olacağınız Adrasan-Çavuşköy, su sporları ve sualtı fotoğrafçılığı için de oldukça uygun bir yapıya sahiptir. Yemyeşil çam ormanları sarıp sarmalar ruhunuzu Çavuşköy’de. Likya, Roma ve Bizans döneminde önemli bir doğal liman olmuştur aynı zamanda. Bölge yaz turizmi içinde önemli bir yere sahiptir ve çevresinde birçok otel, butik otel, pansiyon bulunmaktadır. Tatil dönemi esnasında özellikle çocuklu aileler için tercih edilir. Çünkü sahilin bir kısmı sığdır. Çavuşköy’de tekne turları, sörf, su kayağı yapabilir ve tertemiz Adrasan Koyu’nda yüzmenin tadını çıkarabilirsiniz.

Çimeniçi Mağarası

Yaz turizmi açısından önemli bir yere sahip olan Antalyahem doğal güzellikleriyle hem de tarihi turistik alanlarıyla da yoğun ilgi görmektedir. Dim Çayı, Kocain Mağarası,Alara Kalesi, Dim Mağarası, Kızıl Kule, Hamaksia Antik Kenti şehrin gezilecek yerleri arasındadır.

Alanya’da bulunan Çimeniçi Mağarası da ziyaret edilen yerler arasındadır. Mağara içerisinde birbiriyle bağlantılı birçok odacık bulunmaktadır. Bunun yanı sıra iki kattan meydana gelen mağaranın içindeki hava oldukça serindir. İçindeki traverten birikimleri ise göze çarpan ve hayranlık uyandıran detaylar arasındadır. Çimeniçi Mağarası, çevresindeki doğal güzelliklerle ve Romalılardan kalan tarihi kalıntılarıyla da şehrin en görülesi yerlerindendir. İki bölümünde de çok fazla odacık bulunduran Çimeniçi Mağarası’nda yapılan araştırmalarda yazılı bir belgeye rastlanmamıştır.

Çığlıkara

Antalya’nın Elmalı ilçesine 16 kilometre uzaklıktadır Çığlıkara. Şiir gibi bir güzelliği vardır. Yeşillikleri mısralarını oluşturur, içinde barındırdığı kuşlar mısraların sonundaki kafiyeleri…

Okumakla bitmeyen, okudukça huzur ve dinginlik veren Çığlıkara Tabiatı Koruma Alanı, kekik ve adaçaylarının kokusuyla ağırlar tüm misafirlerini. Batı Torosların yüksek kesimlerinde kalabalıktan uzak bir yolculuğun anahtarını da elinde tutuyor. Özellikle ilkbahar aylarında renk renk çiçekleriyle kendini gösterir bir gelin gibi… Bu doğa harikası içerisinde zaman geçirmek istemez misiniz? Kim istemez ki diyorsanız, Antalya tatilinizde mutlaka uğramalısınız Çığlıkara Tabiatı Koruma Alanı’na. Yaşlı sedir ağaçlar Elmalı-Kaş-Finike arasında uzanır ve siz içerisinde kendinizi fantastik bir yolculukta hissedersiniz. Çığlıkara’da doğanın içinde kaybolup, her şeyden uzak zamanlar geçirebilirsiniz. Bu özel coğrafyada bol keşifler yapmak tatilinizin en huzur veren anları olacak.

Güllük Dağı Milli Parkı

Termessos Antik Kenti’nin de içinde bulunduğu Güllük Dağı Milli Parkı, Antalya il merkezine 31 kilometre uzaklıktadır. Güllük Dağı Milli Parkı, doğanın en huzur veren yerlerinden biri olmakla birlikte her noktası keşfedilmeye değerdir.

Termessos’un burada bulunması bölgenin turistik bir alan olmasını sağlamışsa da flora ve fauna açısında da turistlerin merak ettiği bir yer durumundadır. Bölge 1970 yılında milli park ilan edilmiştir ve toplamda 6702 hektarlık bir alana sahiptir. Güllük Dağı Milli Parkı’ndaki Termessos Antik Kenti’ni ziyarete gelen bol oksijenli bu bölgede keşif yapmayı da ihmal etmiyor. Antalya tatilinizde il merkezine oldukça yakın olan Güllük Dağı Milli Parkı’nı mutlaka gezmelisiniz. Tertemiz bir havada Termessos’u gezmek ve çevreyi keşfetmek tatilinize güzel anlar ekleyecek. Bu arada Kıbrıs Kanyonu’nda macera dolu yürüyüş yapmayı ve Paris Batığı’nda sualtı dünyasını keşfetmeyi de unutmayın.

Paris Batığı

1917 yılında Antalya-Kemer yakınlarında batan Paris 2 adlı Fransız gemisi, günümüzde dünyanın en iyi 100 batığı arasında yer almaktadır. Bir Türk zabiti olan Mustafa Ertuğrul tarafından topla batırılmıştır ve aynı zamanda dünyadaki en iyi dalış bölgesi olarak birçok uluslararası dergilerde yer almıştır.

Antalya tatilinizde arkadaşlarınızla birlikte bir dalış planlıyorsanız bu kesinlikle Paris Batığı olmalı. Tabii iyi bir dalışçıysanız… Batık, Kemer Yat Limanı’nın 1,5 kilmetre kadar açığında bulunuyor. bölgede dalış yapanların hepsi Paris Batığı’nın etkisinden uzun bir süre kurtulamıyor. Büyüleyici bir sualtı yolculuğu olan Paris Batığı, sizi farklı bir atmosfere taşıyacak. Antalya tatilinizde bölgenin doğal ve tarihi noktalarını da ziyaret etmeyi unutmayın. Rotanıza ekleyeceğiniz yerler arasında; Suluin Mağarası’nı, Dim Çayı’nın şahane manzarasını, Alara Kalesi’nin tarihe meydan okuyan surlarını ve Oymapınar Gölü’nün keşfe değer güzelliğini ekleyebilirsiniz.

Dim Çayı

Alanya’nın etkileyici yerinde hem harika lezzetler tatmak hem de yeşillikler arasında doğayı seyre dalmak ister misin?

O halde Alanya’nın Akçatı Köyü’nde bulunan Dim Çayı sizleri davet ediyor. İlçe merkezine 15 kilometre uzaklıktaki Dim Çayı piknik alanlarıyla, restoranlarıyla ve pansiyonlarıyla kesinlikle muhteşem bir nokta. Burada bulunan göl kıyısındaki teras ve ahşap platformdaki masaların birinde yemeklerinizi yiyip, ardından uykunuz geldiğinde dinlenme localarında mis gibi bir havada temiz bir uyku çekebilirsiniz.

Akdeniz’in en huzur verici yerleri arasındaki Dim Çayı, sizi istediğiniz kadar dinlendirmeye hazır. Uyandığınızda çayın serin sularında yüzerek kendinize gelebilirsiniz. Çayı üst kısımlarında rafting yapma gibi bir imkanınız da var. Hem sessiz bir ortamda sadece doğanın sesini dinleyip hem de yeni heyecanlar yaşayacağınız Dim Çayı’nda zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız. Alanya’nın bu benzersiz bölgesinin ardından diğer doğal ve tarihi alanlara yolculuk yapmayı da unutmayın. Sinek Kalesi, Alara Kalesi, Dim Mağarası, Kleopatra Plajı, Paris Batığı ve Damlataş Plajı tatilinize yeni keyifler katacak yerler arasında.

Alara Kalesi

Antalya-Alanya’da bulunur Alara Kalesi ve tarihi 1232 yılına dayanır. 1231 yılında Alaaddin Keykubat tarafından Alanya’nın fethinin hemen ardından yaptırılmıştır.

Ulaşımı oldukça kolaydır. Alanya-Antalya yolu üzerinden 37 kilometre gittikten sonra ulaşacaksınız. Gerçekten görkemli bir görüntüye sahiptir Alara Kalesi. 200 metreden500 metreye kadar çıkan bir tepenin üzerinde konuşlanmıştır. Türk yapı sanatının en güzel örneklerinden biridir ve aynı zamanda tarihi turistik bir gezi alanıdır.

Alanya tatilinizde Dim Mağarası’nı, Paris Batığı’nı, Dim Çayı’nı, Kızıl Kule’yi, Alanya Müzesi’ni, Selinus Antik Kenti’ni ve Alara Kalesi’ni gezi listenize mutlaka eklemelisiniz. Alanya’nın tarihi ve doğal güzelliklerini tatilinize dahil ederek kusursuz bir tatil yaşayacaksınız.

Etenna Antik Kenti

Antalya’nın tarihi kentlerinden biridir Etenna. Oymapınar’a gelmeden Sırt Köyü’nde bulunan Etenna, bir Pisidya şehri özelliği taşır.

Şehrin tarihine tanıklık etmiş antik kentler arasındadır ve halk arasında Dedekalesi olarak adlandırılmıştır. Antik kentin ne zaman kurulduğu hakkında pek bir bilgi yoktur. Fakat çevresindeki diğer kentler ile aynı tarihlerde yapıldığı düşünülmektedir. Antalya tatilinizde kendinize bir gezi listesi hazırlarken Etenna Antik Kenti’ni de listenize ekleyebilirsiniz. Buradaki kalıntılar arasında vakit geçirmek ve çevresini keşfe çıkmak tatilinize farklı renkler katacak. Etenna’yı ziyaret ettikten sonra Antalya’nın diğer doğal ve tarihi güzellikleri arasındaki; Beldibi Mağarası’nı,İslamlar Köyü’nü ve Ariassos Antik Kenti’ni de keşfe çıkabilirsiniz.

İslamlar Köyü

Antalya’nın içinde gizlediği doğal güzelliklerinin arasındadır İslamlar Köyü. Kalkan’dan 8 kilometre uzaklıkta olup; sıcaklardan bunaldığınız zaman İslamlar Köyü’ne kısa bir sürede kaçabilirsiniz.

Köye gidiş yolundaki zeytinlikler, bağlar ve çam ormanları fantastik bir atmosfer yaşatacak sizlere. Köy halkı bağcılık ve zeytincilikle uğraşırken, turizmin bu bölgede başlamasının ardından yerli halk restoranlar ve alabalık çiftlikleri kurmuşlardır. Buraya gelen yerli ve yabancı turistlerin ilgisini en çok çeken lezzet ise köylülerin yaptığı tereyağında kızartılmış keçi peyniridir. İslamlar Köyü gezinizde Bezirgan Yaylası’na da kolaylıkla ulaşacaksınız. Antalya’nın doğasını yakından tanımayı planlıyorsanız İslamlar Köyü’nü ziyaret edip vakit geçirebilirsiniz.

Oymapınar Gölü

Demre Kuş Cenneti

Antalya’nın en beğenilen ve en büyüleyici yerlerinden biri olan Demre Kuş Cenneti, Andreake Antik Liman Kenti’nin yakınında bulunmaktadır.

Demre’deki bu muhteşem güzellik, içinde doğayla birleşen birçok kuş türlerine ev sahipliği yapmaktadır. 100 hektarlık bir alanda kurulan Demre Kuş Cenneti’ni yerli halkta elinden geldiğince korumaya devam etmektedir. Bir tatil bölgesinde olmasından dolayı bu kuş cenneti birçok turistin gözde yerlerinden biridir. Antalya tatilinizde Demre Kuş Cenneti’ni mutlaka ziyaret etmelisiniz. Kuşlar size görsel bir şölen sunmaktan oldukça hoşnut kalacaklar. Demre Kuş Cenneti’nin ardından Manavgat Nehri’ni, Oluk Köprü’yü ve Uçarsu Şelalesi’ni de kesinlikle gezip görmelisiniz.

Manavgat Nehri

Antalya’nın doğal güzelliklerinden bir parçasını oluşturur Manavgat Nehri. Tek kaynaktan beslenir ve dünyanın en uzun yeraltı akarsularından biridir.

Antalya’da bir tatil planı yapıyorsanız eğer, Manavgat Nehri gezilebilecek yerlerin ilk sıralarında gelir. Turkuaz yeşili suları hem görsel şov sunuyor hem de mineraller bakımından zenginliğini korumaya devam ediyor. Manavgat Nehri’nin üzerinde aynı zamanda iki baraj vardır. Oymapınar Barajı ve Manavgat Barajı…

Yüzebilme imkanı da sunan nehirde serinlerken bir yandan da çevresini keşfedebilirsiniz. Sazan, alabalık, levrek, karabalık ve kefal gibi balık türlerinin yanı sıra kuşlara da ev sahipliği yapmaktadır Manavgat Nehri. Son yıllarda turizm açısından oldukça gelişme gösterdiği için hem yerli hem de yabancı turistler günlük tekne turlarına da katılabiliyor. Manavgat Nehri tüm güzelliklerini muhteşem bir uyum içinde göstermektedir ve nehir yatağı boyunca seralar ve narenciye bahçeleri eşlik eder bu güzelliğe.

Simena Kalesi

Antalya’nın Demre ya da Kaş ilçelerinden ulaşabileceğiniz Simena Kalesi, Simena Antik Kenti’nin üzerinde kurulmuştur.

Yapımı hakkında bilgi veren yazıtlarda Simena Antik Kenti’nin tarihinin M.Ö. lV. yüzyıllara dayandığını gösteriyor. Simena Kalesi Ortaçağ’da kullanılmıştır ve içerisinde doğal kayaya oyulmuş 7 oturma sırası ve bunun yanı sıra 3000 kişilik bir tiyatro kalıntısı bulunmaktadır. Buna rağmen Likya şehirleri arasında en küçük tiyatro özelliğine sahiptir. Aynı zamanda burada birçok mezar kalıntısına şahit olacaksınız.

Oluk Köprü

Antalya’da bulunan Köprüçay’ın tarihi bir köprüsü olan Oluk Köprü, bir Roma Köprüsü özelliği taşımaktadır. Selge Antik Kenti’nin yakınında olan Oluk Köprü aynı zamanda Başkonak Köyü’nün yakınından geçer ve yüksekliğiyle dikkat çeker.

Oluk Köprü, 14 metre uzunluğunda olup 3,5 metre genişliğindedir ve ziyaretçisi oldukça fazladır.

Köprüçay Nehri’ni ziyaret edenlerin çoğu da bu yapıyı görmeden gezilerine son vermezler. Tarihi hakkında pek bilgi olmasa da yapı tekniği ve taş işçiliği Oluk Köprü’nün M.S. 2. yüzyılda yapıldığı hakkında tahminler vardır. Keyifli bir gezi programı olacak Oluk Köprü size doğanın en değişik yüzünü göstermeye hazır.

Antalya Hayvanat Bahçesi

Antalya’nın en fazla ziyaret gören noktalarından biri olan Antalya Hayvanat Bahçesi, Kepez’de bulunmaktadır.

Yeşil bir alan içerisinde hem piknik alanları hem göletler hem de doğa parkında bulunan hayvanlarıyla değişik ve eğlenceli vakitler geçireceğiniz Antalya Hayvanat Bahçesi, aynı zamanda çocuklarınızı da götürebileceğiniz, mutlu edebileceğiniz bir nokta.

Antalya Kent Ormanı

Güver Uçurumu’yla, Ariassos Antik Kenti’yle, Tahtalı Dağı’yla, Ulaş Plajı’yla, Sırtlanini Mağarası’yla ve diğer tüm güzellikleriyle Antalya vazgeçilmez şehirlerden biridir.

Bir de Antalya Kent Ormanı var ki; Antalya’nın tüm güzelliğini tepeden harika bir manzarayla sunuyor. Kepez bölgesinden Sıçan Yarımadası’na kadar görünen manzara ilham periniz de olabilir. Antalya Kent Ormanı’nın özellikle girişinde bulunan Atatürk heykeli ve yapay şelale göz doldurur. Kendinizi Antalya’nın bu güzel manzarasına bırakın. Ruhunuzu hissedeceksiniz.

Güver Uçurumu

Antalya’nın Korkuteli ilçesinde bulunan Güver Uçurumu, orman içinden gidilen gizemli bir yolculuğu sunuyor.

Yaklaşık 6 kilometrelik bir orman yolundan sonra ulaşacağınız Güver Uçurum’a varmadan önce 3 kilometrelik bir yolda sizi derin vadiler ve harika manzaralar bekliyor olacak.

Kanyonun ağzına ulaştığınızda ise Antalya’nın manzarası doğal güzellikler arasında kendini gösteriyor olacak. Pek fazla bilinmeyen Güver Uçurumu doğanın en güzel yüzünü size göstermeye hazır. Yeni keşifler yapmak fazlasıyla keyif verecek. Antalya’da bulunan Ariassos Antik Kenti’ni, Side Antik Kenti’ni ve Kaş Antik Tiyatrosu’nu ziyaret etmeyi unutmayın.

Ariassos Antik Kenti

Antalya’nın tarihi kalıntılarından biri olan Ariassos Antik Kenti, değerli eserleriyle ziyaretçilerini ağırlamaya devam etmektedir.

Yaz turizmi açısından fazlasıyla önemli olan Antalya’nın aynı zamanda tarihi değerini de arttıran Ariassos Antik Kenti, yıkılmış birçok Helenistik duvara ve bunun yanı sıra diğer tüm kalıntıları Bizans ve Roma döneminden kalmıştır.

Tahtalı Dağı

Çoğunluğu Kayseri, Sivas ve Adana illerinde bulunan Tahtalı Dağı, Orta Toroslar’da yer almaktadır.

Uzunluğu 170 kilometre olup, genişliği 50 kilometre civarındadır. Bu sıradağların doruk noktaları ise; Beydağları, Alaylı Dağı, Bakır Dağı ve Koç Dağı’dır. Seyhan Nehri’nin iki kolu arasında uzanan Tahtalı Dağları’nın en yüksek noktası Beydağları’dır ve buradaki yüksekliği 3075 metredir.

Antalya’nın Beydağları bölümü milli park ilan edilmiştir ve doğa tutkunlarının ilgi odağı durumundadır. Kemer-Finikeyönünden gidilen Tekirova ve Çamyuva arasındaki yol ayrımında muhteşem bir teleferik yolculuğuna dahil olmak sizi fazlasıyla heyecanlandıracak.

Sedir ve çam ağaçlarının arasında dünyanın en güzel milli parkların birini yukardan seyre dalmak ruhunu bulutlara çıkaracak.

Alanya Doğu Plajı

Antalya’nın Alanya ilçesinde bulunan Doğu plajı size umduğunuzdan daha fazla bir keyif verecek kadar iddialı bir plajdır.

Alanya Yarımadası’ndan başlayan ve Gazipaşa’ya kadar uzana plaj, 1226 yılında Alaaddin Keykubat tarafından Alanya fethedildiği için Keykubat plajı olarak da bilinmektedir.

Denizin suyu o kadar serinleticidir ki kendinizi sıcağın altında bu sulara bıraktığınızda büyük bir huzur kaplayacak içinizi. Kleopatra Plajı gibi aniden derinleşmediği için özellikle çocuklar açısından uygundur. Hem denizde hem de plajda yapılan aktiviteler keyfinize keyif katacak. Kendinizi Alanya Doğu Plajı’nın sularına bırakın; tüm stresinizi atmanıza yardımcı olsun.

Beldibi Kaya Sığınakları

Antalya’nın Kemer ilçesinde bulunan Beldibi Kaya Sığınakları, köklü tarihinin yanı sıra doğaseverlerin de ilgisini fazlasıyla çekmektedir.

25 metre yüksekliğinde olan kaya sığınakları, kıyıdan 100 metre içeride bulunur. Burada bulunan kalıntılar genellikle üst paleolitik ve neolitik dönemden günümüze kadar gelmiştir.

Turistlerin yoğun ilgisini gören Beldibi Kaya Sığınakları’nda eğlenceli vakitler geçirirken keyfiniz fazlasıyla yerine gelecek.

Kaş Antik Tiyatrosu

Antalya’nın Kaş ilçesinde bulunan ve köklü bir tarihe sahip olan Antiphellos Antik Kenti, önemli kalıntılarıyla en çok ziyaret gören kentler arasındadır.

Özellikle Antik Tiyatrosu günümüze kadar sağlam gelmeyi başaran kalıntıların başında gelir. Bulunduğu ilçeden dolayı ve görkemli yapısından dolayı Kaş Antik Tiyatrosu olarak da anılan bu tiyatro 4 bin kişilik bir kapasiteye sahiptir. Aynı zamanda M.Ö. 1.yüzyılda yapılmıştır.

Büyük Çakıl Plajı

Antalya’nın eşsiz doğası içerisinde saklanmış olan Büyük Çakıl Plajı, Kaş ilçesinin 1.750 metre doğusunda kalmaktadır.

Yaklaşık olarak 50 metre uzunluğunda olan plaj şeffaf suyuyla ve tatil kokusu sinmiş havasıyla sizi kendine çekecek. En sıcak havalarda Büyük Çakıl Plajı’nda serinlemenin keyfini çok fazla yerde alamazsınız; çünkü denizin içinden kaynak çıkması sebebiyle suyu soğuktur.

Yeşil bir doğanın içinde kendini gösteren ve turkuaz rengi suyunda davet eden havasına kapılıp eğlenceli ve bolca dinleneceğiniz bir tatil sizi bekliyor. Büyük Çakıl Plajı fantastik atmosferinde tüm yılınızın yorgunluğunu üzerinizden çekip alacak. Siz de sadece ruhunuzu yenilemenin tadını çıkaracaksınız.

Pednelissos Antik Kenti

Antalya’nın Serik ilçesinde bulunan Pednelissos Antik Kenti, Kozan Köyü’ne 1 kilometre uzaklıktadır.

Bodrumkaya tepesinin üzerine konumlanmış olan antik kent, bir Pisidia kentidir ve Sagalassos Antik Kenti ile Adada Antik Kenti arasında bulunmaktadır. Geç Roma döneminden kalmış olan bazilika, bu kentin geç devir yerleşimi olduğunu göstermektedir. Fakat bilinmeyen bir nedenden dolayı burada yaşayanlar yavaş yavaş bölgelerini terk etmiştir ve Hasgebe’ye yerleşmişlerdir. Hasgebe’deki mezar ve yapılar bunu durumu kanıtlamaktadır. Pednelissos Antik Kenti’nde yapılan arkeolojik kazılarda Suriye, Finike kap parçaları çıkarılmış ve aynı zamanda Perge ile Sagalassos gibi yakın çevrelerde üretimi yapılan keramik parçalarına rastlanılmıştır.

Adrasan Koyu

Antalya’nın rüya gibi bir tatil geçirebileceğiniz en önemli noktalarından biridir Adrasan Koyu, Kumluca istikametinde gidilince Adrasan mevkiinden sonra 4 kilometre ötede sizi beklemektir.

2 kilometre kumsala sahip olan bu koy her yıl yoğun bir şekilde akın eden turistleri ağırlamaktadır. Denizi sığdır; özellikle yeni yüzme öğrenenler için ve çocuklar için çok uygun bir bölgedir.

Aynı zamanda Adrasan Koyu’ndayken düzenlenen tekne turları ile Suluada, Ceneviz ve Sazak koylarını gezme fırsatı yakalayabilirsiniz. Üstelik bu koyların sularının şifa olduğu da söylenmektedir. Özellikle Suluada’nın suyundan aç karnına içildiğinde böbrek taşı düşürdüğüne dair bilgi de vardır. Adrasan Koyu’nda dalış yapma gibi bir imkanınız da mevcuttur. Antalya’nın bu cennet bölgesinde tatil yapmak her şeye değecek. Tatilinizden döndüğünüzde kendinizi bir kuş gibi hafiflemiş hissedeceksiniz.

Hamaksia Antik Kenti

Yaz tatili bölgesi olmanın yanı sıra tarihi kalıntılarıyla da ünlü olan Antalya, Alanya ilçesinin içerisinde bulunan Hamaksia Antik Kenti’ne de ev sahipliği yapmaktadır.

Alanya’ya 6 kilometre uzaklıkta olan bu antik kent, Sinek Kalesi olarak da bilinmektedir. ilk dönemlerinde kerestenin bol olması ile meşhur olmakla birlikte en üst noktasında bulunan kule, Hellenistik dönem özellikleri taşımaktadır.

Antik çeşme, havuz, oturma sıraları ve nekropolü önemli kalıntıları arasındadır. Hepsi görülmeye değerdir ve günümüze kadar gelebilmiştir. Hamaksia Antik Kenti’nin en önemli kalıntıları ise Bizans ve Roma döneminden kalmıştır. Tatilde denizin ve güneşin tadını çıkarırken farklı anlar geçirmek isterseniz Hamaksia Antik Kenti kalıntılarıyla birlikte sizi bekliyor olacak.

Antalya’da Gezilecek Yerler

• Antalya Nerede
• Antalya Tarihi
• Antalya nüfusu
• Antalya Hakkında Genel Bilgiler
• Antalya Gezilebilecek Yerler Listesi