Edirne’de Gezilecek Yerler
Edirne’de Gezilecek Yerler Listesi
Camileri, dini kompleksleri, köprüleri, eski pazar yerleri ve kervansarayları ile Edirne adeta bir açık hava müzesi…
Türkiyenin Yunanistan ile Bulgaristana sınırı olan Edirne, yıllar boyu Osmanlı başkenti, 18. yüzyılda ise Avrupa’nın en büyük yedi şehrinden biri olmuştur. Camileri, dini kompleksleri, köprüleri, eski pazar yerleri ve kervansarayları ile Edirne adeta bir açık hava müzesi…
Camiler ve Medreseler: Dünya mimarlık eserleri arasında muazzam bir yere sahip olan ve Mimar Sinan’ın “ustalık eserim” olarak tanımladığı Selimiye Camii Edirne’deki ilk duraklarınız arasında olmalı. Şehrin merkezinde yer alan Selimiye Camii’nin yanı sıra Muradiye Camii, Üç Şerefeli Camii, Eski Camii (Cami-i Atik), II. Beyazid Camii ve Külliyesi, Saatli Medrese ve Peykler Medresesi de Edirne’de gezebileceğiniz dini yapılardan.
Köprüler: Edirne köprüleri ile ünlü bir şehir. Özellikle Osmanlı döneminde yapılan ve eşsiz mimariye sahip olan edirne köprülerini görmeden şehirden ayrılmayın. Meriç Nehri üzerindeki Mimar Sinan köprülerinin yanı sıra Fatih Köprüsü, Bayezid Köprüsü, Emekçizade Ahmet Paşa Köprüsü, Meriç Köprüsü Edirne’de görmenizi önerdiğimiz köprüler arasında.
Tarihi Yapılar: Osmanlı döneminde çok önemli bir şehir olan Edirne’de pek çok tarihi yapı bulunuyor gezebileceğiniz. Edirne Adalet Kasrı, Rüstem Paşa Kervansarayı, Hafızağa Konağı bu tarihi yapılar arasında görülmeye değer olanlardan.
Çarşılar: Edirne’de hem geleneksel el sanatlarını görebileceğiniz, hem de otantik bir ortamda keyifle alışveriş yapabileceğiniz Ali Paşa Çarşısı ve Arasta Çarşısı gezinizin en keyifli ve eğlenceli duraklarından olacak.
Müzeler: Türkiye’nin ilk müzesi Edirne Müzesi ve sonrasında kurulan Edirne Arkeoloji ve Etnografya Müzesi şehirde mutlaka görmeniz gereken yerlerden. Edirne Türk İslam Eserleri Müzesi, Lozan Anıtı ve Müzesi, Sarayiçi Balkan Savaşı Şehitliği ve Edirne Sağlık Müzesi de Edirne’de gezmeye değer müze ve mekanlar.
Gala Gölü Tabiatı Koruma Alanı: Edirne yalnızca tarihi yapıları ile değil doğal güzellikleri ile de görülmeye değer bir şehir. Gala Gölü Tabiatı Koruma Alanı Edirne’nin eşsiz doğal güzelliklerinden biri. Enez ilçesine yaklaşık 10 km mesafede bulunan Gala Gölü doğa ile baş başa vakit geçirmek için ideal rotalardan biri.
Plajlar: Edirne temiz sahil şeridi ve keyifli plajlarıyla yaz aylarında tatilcilerin akınına uğruyor. Özellikle Saros körfezindeki plajlar en çok ilgi gören yerlerden. Keşan’da Sazlıdere, Gökçetepe, Mecidiye, Erikli, Danişment ve Yayla, Enez’de Karaincirli, Vakıf, Gülçavuş, Sultaniçe ve Enez plajları gezebileceğiniz tatillerden.
Yağlı güreş sporuyla ünlü Kırkpınar ilçesini, yaz turizminin canlı olduğu, sahili ve deniziyle ünlü Keşan ilçesini, dolmenleri ile bilinenLalapaşa ilçesini, Ergene Köprüsü ile tanınan Uzunköprü ilçesini de gezi rotanıza dahil edebilirsiniz.
Yolunuz Edirne’ye düşerse Edirne’de Gezilebilecek yerleri ve Tarihi yerleri sizler için derledik.
İşte Edirne Gezilecek Yerler – Tarihi Yerler
Gökçetepe Tabiat Parkı
Edirne’nin Keşan ilçesinde doğal kalmayı başarabilmiş, saklı cennetlerden biridir Gökçetepe Tabiat Parkı. Marmara ve Ege denizi arasında bir köprü oluşturan, dünyada kendi kendini temizleyebilen ve berraklığıyla görenleri kendine hayran bırakan Saros Körfezi’nin yegane incilerinden biridir aynı zamanda.
Uçsuz bucaksız koyları, binlerce m2 çam ormanlarıyla Gökçetepe Tabiat Parkı adeta bir doğa harikası olarak karşımıza çıkıyor. Yapılan araştırmalara göre, Gökçetepe Tabiat Parkı’nda bulunan havadaki gaz oranındaki uyum, astım başta olmak üzere pek çok alerjik hastalığa da şifa oluyormuş. Bu özelliğe ile Gökçetepe Tabiat Parkı’nın bir nevi oksijen deposu olduğunu söylemek çok da yanlış sayılmaz.
Son zamanlarda yapılan düzenlemelerle birlikte Gökçetepe Tabiat Parkı, adeta bir tatil cenneti haline geldi. Özellikle kamp alanları, restoranları, plajları ve organik gıda pazarı ile doğaseverlerin vazgeçilmez rotalarından biri oldu Gökçetepe Tabiat Parkı.
Tüm bunların yanı sıra Gökçetepe Tabiat Parkı dalış sporu meraklılarının da fazlasıyla ilgi gösterdiği bir bölge. Öyle ki, su altı güzellikleriyle ünlü Saros Körfezi’nde dalış keyfini ayrıcalıklı kılıyor Gökçetepe Tabiat Parkı.
Yamaç paraşütü, offroad ve izcilik gibi pek çok doğa sporu için elverişli bir yapıya sahip olan Gökçetepe Tabiat Parkı’nda hem huzura doyabilir, hem de birbirinden keyifli aktivitelere katılarak ruhunuza enerji depolayabiliriz.
Eğer yolunuz Saros Körfezi taraflarına düşerse, Gökçetepe Tabiat Parkı’nı da gezi listenize mutlaka ekleminizi tavsiye ediyoruz. Şimdiden keyifli bir tatil geçirmenizi dileriz.
Sarayiçi Balkan Savaşı Şehitliği
Edirne’de bulunan Sarayiçi Balkan Savaşı Şehitliği, yıl içerisinde şehre gelen birçok turistin gezi noktalarından biridir.
1912-1913 Balkan Savaşı sırasında vatan topraklarını savunan 300 bin askerin anısına ve aynı zamanda 1913 senesinde Sarayiçi’nde aç ve susuz bırakılarak ölen 20 bin askerin anısı için inşa edilmiştir. 1939 yılında ise şehitliğe Balkan Şehitler Anıtı inşa edilmiştir. Edirne ziyaretinizde Sarayiçi Balkan Savaşı Şehitliği’ni gezmenizi öneririz.
Lozan Anıtı ve Müzesi
Trakya Üniversitesi Rektörlük binasının bahçesinde bulunan Lozan Anıtı ve Müzesi, 1998 yılında ziyarete açılmıştır.
Yine Trakya Üniversitesi Rektörü Porf. Dr. Osman İnci’nin öncülüğünde yapılan anıt ve müzenin yapılış amacı Lozan’ın Edirne için önemini vurgulamaktadır. Lozan Anıtı ve Müzesi’ni ilk ziyaret ettiğiniz an ilk önce görkemli anıtı inceleyip, fotoğraf çekmenizi öneririz.
Anıt, üç sütunun ortasında yer alan bir kız figüründen oluşuyor. Sütunların biri uzunken diğerleri kısa tutulmuştur. Çünkü büyük sütun Türkiye’yi, küçük sütun Edirne’yi temsil eder. En küçük sütun ise Karaağaç’ın temsilcisidir. Sütunların arasındaki figür ise zarafet ve hukukun sembolüdür. Figürün bir elinde güvercin diğer elinde ise Lozan antlaşmasının belgesi bulunuyor.
Anıtı inceledikten sonra, anıtın yanında yer alan tek yapılı müzeye girebilirsiniz. Müze de anıtla birlikte aynı yıl ziyarete açılmıştır. Müzede; Lozan antlaşmasıyla ilgili belgelerin birer örnekleri, çeşitli tarih belgeleri ve o dönemlerdeki gazetelere ait yazılar yer alıyor. Aynı zamanda Atatürk ve İsmet İnönü’nün fotoğrafları da müzenin sergilenen parçaları arasında…
Edirne Türk İslam Eserleri Müzesi
Selimiye Külliyesi’nin Dar-ül Hadis Medresesi’nde bulunan Türk İslam Eserleri Müzesi, şehrin en merak edilen mekanları arasındadır.
Edirne’nin Merkez ilçesindeki Zehrimar Cami Sokak’ta bulunan müzede tekke eşyaları, pehlivan eşyaları, levha ürünleri, Osmanlı dönemine ait çini seramikler, Edirne Sarayı’nda kullanılan mutfak eşyaları sergileniyor.
Edirne Türk İslam Eserleri Müzesi’nde farklı koleksiyonlara ait odalar bulunuyor. Tekke eşyalarının bulunduğu oda ayrı, Kırkpınar güreşlerinde kullanılan eşyaların odası ayrı, birbirinden güzel ağaç işlemelerden yapılan sandık, masa, yüklük gibi eşyaların odası ayrıdır.
Türk İslam Eserleri Müzesi’nde görebileceğiniz diğer parçalar arasında porselen ve keramikler, cam eşyalar, ölçü aletleri, silahlar ve levhalar var. Edirne Türk İslam Eserleri Müzesi’nde zamanın nasıl geçtiği anlaşılmıyor. Müzenin atmosferine çabuk kapılmamak elde değil. Bu sebepten dolayı müzeye kaç saat ayırmanız gerektiğini bilmiyoruz. Ama bildiğimiz bir şey var; kesinlikle yarım gün olarak planlayın müze gezinizi.
Ali Paşa Çarşısı
Edirne’nin tarihi bir çarşısıdır Ali Paşa Çarşısı. Merkez ilçede bulunan Ali Paşa Çarşısı, 1560-1565 yılları arasında inşa edilmiştir.
Banisi Sadrazam Semih Ali Paşa’dır. Üstelik Edirne’dekiMimar Sinan Eserlerinden biridir. Ali Paşa Çarşısı’nın toplam uzunluğu 300 metredir. İçerisinde 110 civarında dükkan bulunuyor. Dışarıdaki yer alan dükkanlarıyla birlikte sayı 300’e kadar çıkmaktadır.
Günümüzde Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlıdır. 1997 yılında geçirdiği kapsamlı onarımın ardından çarşıdaki dükkanların eski sahiplerine kiralanmıştır. Edirneliler tarafından Kapalı Çarşı olarak adlandırılır.
Edirne’de esnaf yetiştirilen bir okul niteliğindedir Ali Paşa Çarşısı. Kolay bir ulaşıma sahip olan çarşı Mithatpaşa Mahallesi, Saraçlar Caddesi’nde yer alıyor.
Rüstem Paşa Kervansarayı
Osmanlı döneminin izlerine sık sık rastlanılan Edirne, tarihi değerleri açısında önemli bir şehir.
Özellikle Selimiye Camii’nin mimarisi, günümüze kadar gelen sağlamlığı nedeniyle Edirne sık sık turistler tarafından ziyaret edilir. Tabii Selimiye Camii’nin dışında birçok tarihi yapısı bulunuyor bu güzel şehrin. Bunlardan biri Rüstem Paşa Kervansarayı… Rüstem Paşa Kervansarayı, il merkezindeki Eski Camii’nin arka kısmında yer alıyor. 1561 yılıyla tarihlendirilen kervansaray, Kanunis Sultan Süleyman’ın damadı ve Mihrimah Sultan’ın eşi Rüstem Paşa tarafından inşa ettirilmiştir.
Mimar Sinan Eserleri arasında bulunan kervansaray, iki katlı olup, iki bölümden oluşuyor; büyük han ve küçük han. 102 oda ve 21 adet dükkan kapasitesinde yapılmıştır. Günümüzde büyük bir otel olarak işletiliyor.
Edirne Adalet Kasrı
Osmanlı döneminin yapılarından biridir Edirne Adalet Kasrı. Edirne Sarayı’nın bir parçası olan kule, Sarayiçi semtinde bulunuyor.
Osmanlı Devleti’nin en uzun tahtta kalan padişahı Kanuni Sultan Süleyman tarafından sarayın bulunduğu yere ekletilmiştir. Mimar Sinan Eserlerinden biri olan Adalet Kasrı, kanunların yazıldığı yer olarak kullanıldı. Günümüzde Edirne Müzesi Müdürlüğü’ne bağlanmıştır. Bazı dönemlerde resim sergileri oluyor Adalet Kasrı’nda.
Yakın bir zamanda yolunuz Edirne’den geçecekse Adalet Kasrı’na bir iki saatlik bir zaman ayırabilirsiniz.
Hafızağa Konağı
Edirne’nin eski konaklarından biridir Hafızağa Konağı. Geleneksel Türk evi planının özelliklerini taşıyan konak, tarihi açıdan da önemli bir yere sahip.
Konak, İttihat ve Terraki Cemiyeti’nin gizli toplantılarının yapıldığı yerdir. Talat Paşa ve arkadaşları önemli toplantılarını bu konakta gerçekleştirirmiş. Tarihi ve kültürel bir değere sahip olan Hafızağa Konağı 2002 yılında Edirne Valiliği tarafından restore edilerek kent müzesi olarak hizmete girmiştir. Fakat Selimiye Camii’nin UNESCODünya Miras Listesi’ne girmesiyle birlikte UNESCO Bürosu olarak hizmet veriyor.
Bu tarihi konak günümüze sağlam bir şekilde gelmiş olup, daha nice yıllar ayakta duracağının sinyallerini şimdiden veriyor.
Telli Çeşme
Ülkemizin sayısız tarihi değerleri arasında küçücük bir yer kaplayan ama buna rağmen sağlamlığı ve mimarisiyle ön plana çıkan Telli Çeşme, Edirne’nin Uzunköprü ilçesinde yer alıyor.
Günümüze kadar sağlam gelebilmiş olan çeşme 1800 yılında yapılmış. Uzaktan basit bir çeşme gibi görünse de, esasında üzerindeki bezemeler başta olmak üzere mimari açıdan önemli bir değeri ve görüntüsü var. Çeşmenin üzerindeki servi motifleri ve rumiler gerçekten etkileyici… Telli Çeşme, Uzunköprü Çarşısı’nın tam ortasında bulunuyor. Artık bir nişan niteliğinde… Yöre halkının buluşma noktası…
Uzunköprü’ye bir gün yolunuz düşerse Telli Çeşme birden karşınıza çıkabilir. O anda durup bakmak ve geçmek yerine, çeşmeyi uzun uzun incelemenizi ve bu mimari eserin taş bezemelerini detaylı bir şekilde görmenizi öneririz.
Ergene Köprüsü
Dünyanın en uzun köprülerinden biri olan Ergene Köprüsü, 1392 metrelik uzunluğuyla ve sağlamlığıyla aktif olarak hala kullanılmakta.
Edirne’nin Uzunköprü ilçesinin ismini oluşturan Ergene Köprüsü, Fatih Sultan Mehmet’in babası Sultan II. Murat tarafından inşa ettirilmiştir. Mimari ise Muslihiddin Efendi’dir. Ergene Köprüsü’nün yapımına 1427 yılında başlanmış olup, 1443 yılında inşası tamamlanmıştır.
Ergene Nehri’nin üzerinde uzanan köprü günümüzde yerli turistler kadar yabancı turistlerin de ilgi odağı olmuş durumda.
Hersekzade Ahmet Paşa Camii
Edirne’nin Keşan ilçesinde bulunan Hersekzade Ahmet Paşa Camii, muazzam mimarisiyle ve tarihi değeriyle bölgedeki gezilmesi gereken yerlerin ilk sıralarında yer alıyor.
Cami, 16. yüzyılla tarihlendirilmekte. Osmanlı döneminde veziriazam olan Ahmet paşa tarafından yaptırıldığı biliniyor. Hersekzade Ahmet Paşa Camii’nin kitabesi günümüze ulaşamadığı için cami hakkında çok fazla bilgi yok.
Caminin planı kare şeklinde olup, gerek dış mimarisi gerekse iç mekanı oldukça dikkat çekici. Kubbesi kurşun kaplı olup, kubbenin çapı 950 metredir. Özellikle kubbe ve tromplarındaki kalem işlemeleri görülmeye değer bir nitelik taşıyor.
Cami, Keşan’abağlı olan Çınar Sokak’ta yer alıyor.
Edirne Sağlık Müzesi
Edirne’nin Selimiye Camii’nden sonra en çok ziyaret edilen mekanın hangisi olduğunu biliyor musunuz? Hemen söyleyelim; İkinci Beyazıt Külliyesi’nde bulunan Sağlık Müzesi’dir.
Trakya Üniversitesi bünyesinde, külliyenin darüşşifa binasında kurulan müzede hekimliğin gelişmesinin yanı sıra değişik sağlık hizmetleri hakkında bilgiler veren pavyonlar mevcut.
İkinci Beyazıt Külliyesi Sağlık Müzesi, 2004 yılında Avrupa Konseyi Müze Ödülü almış olup, 2007 yılında da Avrupa Kültür Mirası tarafından En İyi Sunun ödülüne layık görülmüştür.
Sağlık Müzesi’ni Edirne gezinize dahil edip, hem müzeyi hem de külliyenin diğer bölümlerini ziyaret edebilirsiniz.
Saatli Medrese
Edirne’nin simgelerinden biri olan Saatli Medrese, Osmanoğulları tarafından yapılan ilk medreselerden biridir. 1437-1447 yılları arasında II. Murat’ın isteği üzerine inşa edilmiştir.
Medresenin avluları açık olup tek katlı bir yapıya sahiptir. Özellikle güney duvarında kesme taş kullanıldığı göze çarpmakta olup, kuzey bölümü hariç üç cephesi ile dışarı bağlanır. Saatli Medrese’nin hemen yanında Üç Şerefeli Camii ve Peykler Medresesi bulunuyor. Bu nedenle Edirne gezinizde Saatli Medrese’yi ziyaret ederseniz eğer, aynı zamanda birkaç tarihi yapı daha görme şansınız olur.
Medrese uzun yıllar harap bir durumda kalmış olsa da son zamanlarda restorasyon çalışmalarıyla yenilenmektedir.
Peykler Medresesi
Peykler Medresesi, Edirne’nin tarihi değerlerinden biri olup, görkemli kapısıyla ve mimarisindeki ince detaylarıyla şehrin gezilesi mekanları arasındadır.
Medrese Fatih Sultan Mehmet tarafından inşa ettirilmiştir. İsminde geçen Peky, “padişahın yanında yer alan hürmetli asker” anlamına gelmektedir. Medresenin kitabesi günümüze kadar gelemediği için hangi yıl yapıldığı kesin olarak bilinememekle birlikte hakkında fazla bir bilgi de bulunmamaktadır. Medresede tarihin önemli isimlerinden biri olan İbni Kemal’in eğitim görmüştür. Üç Şerefeli Camii’nin kuzeyinde bulunmaktadır.
Muradiye Camii
Edirne’nin dini yapılarından biridir Muradiye Camii. Mimar Sinan’ın ustalık eseri olarak nitelendirdiği Selimiye Camiigibi ziyaretçiler tarafında yoğun ilgi görür. Etkileyici bir hikayesi de vardır bu dini yapının. II. Murad’ın rüyasıyla başlayan bir hikaye…
Anlatılan efsaneye göre; II. Murat rüyasında Mevlana Celaleddin-i Rumi’yi caminin şimdiki bulunduğu noktada görür. Rüyasından çok etkilenen padişah, ferman çıkarır ve bu noktaya bir Mevlevihane yaptırır. Zaman geçtikçe de yapı, cami olarak kullanılmaya başlanır.
Muradiye Camii’nin mimarı hakkında bir bilgi bulunmamakla birlikte kitabesinin olmamasından dolayı yapılış tarihi de kesin olarak bilinmemektedir. Cami, kanatlı cami şeklinde inşa edilmiştir. Kesme taştan yapılmış olup, 3 kubbeye sahiptir. Edirne’nin Merkez ilçesinde bulunan Muradiye Camii, sade ve muazzam mimarisiyle yüzyıllara meydan okuyarak günümüze kadar ulaşmayı başarmıştır. Merkezde bulunmasından dolayı, şehrin diğer gezilecek noktalarına oldukça yakındır. Edirne tatilinizde Muradiye Camii’ni ziyaret ettikten sonra; Ainos Antik Kenti’ni ve Üç Şerefeli Camii’ni gezmeyi unutmayın.
Gala Gölü
Kuşların özgürlüğünü en açık şekilde gözler önüne serdiği Gala Gölü, Meriç deltasının en bereketli noktalarından biridir.
Edirne’nin Enez ve İpsala ilçeleri arasında bulunan bu göl, nesli tükenmekte olan kuş türlerine ev sahipliği yapmaktadır.
Tepeli pelikan, bayağı aynak ve karabatak bu kuş türlerinden sadece bazılarıdır. Aynı zamanda Gala Gölü, 2005 yılından bu yana milli park özelliği de taşımaktadır. 6 bin hektarlık bir alanda kendini gösteren Gala Gölü Milli Parkı, kuş zenginliğiyle kendi gökyüzünde adeta bir görsel şov sunuyor ve ziyaretçilerine şaşırtıcı, bir o kadar da muhteşem saatler yaşatıyor.
Meriç Nehri
Birçok alanı kapsayan Meriç Nehri, Balkanlar’ın en büyük nehirlerinden biridir. Türkiye sınırlarından da geçen nehrin doğduğu yer Bulgaristan’dır.
Bulgaristan’dan doğup, Edirne’ye girip, ardından Ege Denizi’ne ulaşmaktadır. Toplamda 490 kilometre uzunluğunda olup; Arda, Ergene ve Tunca başlıca beslendiği akarsu yataklarıdır.
Özellikle bahar aylarında çiçeklerin sardığı nehir, renklere bürünüyor. Üstelik akşam vakitlerinde güneşin batış anının mükemmel göründüğü Meriç Nehri’ne buranın yerlileri akın etmektedir. Siz de bu güzelliğe şahit olmak istemez misiniz? Burada piknik yapıp harika saatler geçirirken ardından güneşin batışını izleyip, muhteşem bir görüntüyle gününüze son verebilirsiniz. Kulağa çok hoş geliyor değil mi? Hayatınızdaki özel insanlarla özel bir gün geçirebilirsiniz.
Ainos Antik Kenti
Edirne’nin Enez ilçesinde bulunan Ainos Antik Kenti, köklü bir tarihe sahip olup, kazıldığı her noktada önemli kalıntılar çıkartılan tarihi yerdir.
Türkiye’nin en batısında bulunmakla birlikte, antik çağdaki yazarların kaynaklarında adı geçmektedir. Enez Antik Kenti olarak da bilinmektedir.
Bunun yanı sıra 1971 yılında yapılan kazılarda zengin bir tarihi kalıntının çıkarılmasına devam edilmiştir ve ilgi çekici mozaiklerle süslenmiş kilise ve Aiol sütun başlığı antik kentin önemli yapıtları ve kalıntıları arasındadır. Burada bulunan bir mağarada Mitolojide kırın ve çobanların tanrısı olan Pan’ın ve dans eden su perilerinin tasvir edildiği kabartma şu anda Edirne Müzesi’nde sergilenmektedir. İşte en batıda yer alan bu zengin tarihi kalıntıları, yakından görmek ve incelemek isteyenlere muhteşem bir gezi alanı.
Edirne Saroz İbrice Limanı
Üç Şerefeli Camii
Edirne Müzesi
Zengin bir müze konumunda olan Edirne Müzesi, Atatürk’ün öncülüğünde 1925 yılında kurulmuştur. Bir arkeoloji müzesi özelliği taşımakla birlikte, müzede sergilenen değerli etnografik eserler ile mezar taşları da sergilenmektedir.
Selimiye Camii’nin avlusunda bulunan Dar-ül Hadis medresesinde bulunan Edirne Müzesi, zengin bir sergi sunduğu için Edirne’de başka bir müze kurulması gerekmemiştir. Müzenin Etnografya adındaki ikinci bölümü 1936 yılında, `Edirne, ‘nin on üçüncü yılında açılmıştır. Bu iki bölüm için Ankara Etnografya Müzesi ile Topkapı Sarayı Müzesi’nden destek gelerek bazı değerli eserler Etnografya bölümüne gönderilmiştir.
Yıllar geçtikte yapılan kazılarda çıkan ve satın alınan eserler Edirne Müzesi’ne sığmayınca yeni bir yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. 1971 yılında Arkeoloji ve Etnografya Müzesi adı verilen ikinci müze açılmıştır. Türkiye’nin en batısında olan Edirne Müzesi, eşsiz kalıntıları ve mezar taşları ile dikkatinizi çekecek. Başka hiçbir yerde göremeyeceğiniz Etnografik eserleri ziyaret edip merak ettiklerinizi öğrenebilirsiniz. Aynı zamanda Edirne’de bulunan Ainos Antik Kenti’ne de vakit ayırmayı unutmayın.
Selimiye Camii
Büyük Türk Mimarı Mimar Sinan tarafından Edirne’de yapılmıştır Selimiye Camii. Yapımı 1568 ve 1574 yılları arasında sürmüştür.
Osmanlı Mimari özelliklerini taşır ve aynı zamanda Osmanlı Mimarisi’nin en önemli eserlerinden biridir. Mimar Sinan’ın meşhur sözü “Çıraklığımı İstanbul’daki Şehzade Camii’nde yaptım. Kalfalığımı da Süleymaniye Camii’nde tamamladım. Fakat bütün gücümü bu Selimiye Camii’nde sarf edip ustalığımı ayân ve beyân ettim.” kendi nezdinde dahi yapının ne kadar önemli bir yeri olduğunu gösterir.
Bu cami hakkında birçok rivayet oluğu bilinir. Bir rivayete göre, halktan bir adam minare eğri diye bağırır. Mimar Sinan adamı çağırır ve minareye hata bağlatır ve minareyi adam ikna olana dek çektirir. Ustalardan bir tanesi ne yapıyorsun mimarım deyince Mimar Sinan, “’Bir cahil yüzünden eserime gölge düşürmem.”’ cevabını verir.
İçinde birçok mesaj saklanan caminin; tek kubbeli olması Allah’ın birliğini simgelerken cami pencerelerinin 5 kademeli oluşu İslam’ın 5 şartını simgeler. Bir de vaaz kürsülerinin 4 tane oluşu da İslam’da yer alan 4 mezhep olduğunun bilgisini gizler. Caminin gerçekten ustalık eseri olduğunu daha iyi anlamak için; önce Şehzade Camii’yi ardından da Süleymaniye Camii’yi görmeniz önemlidir.
Edirne’de Denize Girilen Sahiller
Her yıl tertemiz denizi, zengin sualtı yaşamı ile daha da popüler hale gelen Saros Körfezi’nde denizin tadını doyasıya çıkarabileceğiniz sahiller şöyledir;
Keşan’da; Yayla, Erikli, Mecidiye, Gökçetepe, Danişment, Sazlıdere,
Enez’de; Enez, Vakıf, Büyükevren, Sultaniçe, Gülçavuş,
Gelibolu’da; Güneyli.
One Comment